Güne İyi Başlayın
Güne nasıl başladığınız, günü nasılyaşayacağınızı belirler. Ben uyandıktan sonraki ilk otuz dakikanıza, “Platin 30” diyorum. Bunlar gerçekten gününüzün en değerli dakikalarıdır ve sonraki dakikaların kalitesini belirlemede çok derin etkinleri vardır. Bunu destekleyen bir bilgeliğe ve kişisel disipline sahipseniz ve eğer bu değerli zaman diliminde en saf düşüncelere, hoş davranışlara yönelirseniz, günlerinizin sürekli mucizevi şekilde geliştiğini fark edeceksiniz.
Geçtiğimiz günlerde, iki küçük çocuğumu nefes kesen IMAX sinemasına macera filmi Everest’i seyretmeye götürdüm. Filmin nefes kesen görüntüleri ve güçlü kahramanlık gösterilerinin yani sıra, beni çok etkileyen bir şey daha vardı: Dağcıların zirveye doğru yola çıkabilmeleri için, çok iyi bir temel kampa sahip olmaları gerekiyordu. Dinlenmelerini, yenilenmelerini ve enerji toplamalarını sağlayan en aşağıya kurdukları bu kamp olmaksızın zirveye ulaşmaları mümkün değildi. İkinci etaba ulaştıklarında, yeniden enerji toplamak amacıyla birkaç haftalığına yine temel kamplarına geri dönüyorlardı. Üçüncü etaba ulaştıklarında, süratle tekrar temel kamplarına çekilip dördüncü etaba hazırlanıyorlardı. Dördüncü etaba ulaştıklarındaysa zirveye doğru nihai yolculuklarına çıkmadan önce tekrar aşağıya, temel kamplarına dönüyorlardı. Ben de aynı şekilde her birimizin, kişisel zirvemize ulaşmak ve gündelik yaşamımızın bize sundukları üzerinde hâkimiyet sağlamak için, “Platin 30” süresince temel kampımızı ziyaret etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Yaşamımızınamacına yeniden bağlanmak, kendimizi yenilemek, dikkatimizi en çok değer verdiklerimize çevirmek amacıyla bir köşeye çekilmeye ihtiyacımız vardır.
Ben kendi yaşamımda, günüme coşkulu ve huzurlu bir başlangıç yapmak için oldukça etkili bir ritüel geliştirdim. Uyandıktan sonra, doğruca “kişisel mabedime” giderim. Burası kendim için yarattığım, rahatsız edilmeden yenilenme çalışmalarımı yapabileceğim küçük bir alandır. Burada sessizce, hayatımdaki tüm güzelliklere odaklanarak ve doğan günden beklediklerimi zihnimde canlandırarak derin düşüncelerle on beş dakika geçiririm. Daha sonra, bilgelik edebiyatından yaşadığımız sürat çağında göz ardı edilmesi oldukça kolay olan yaşam gerçekliklerini içeren tüm zamanların başarılı kitaplarından birini seçerim. Romalı filozof Marcus Aurelius’unMeditations adlı eseri, Benjamin Franklin’in Otobiyografi ‘si ve Henry David Thoreau’nunWalden ‘ini örnek olarak verebilirim. Bu yapıtların içeriği, benim için gerçekten önem taşıyan işlerin merkezine girmemi ve gün boyunca doğru adımlarla ilerlememi sağlar. Sabahın o erken, değerli saatlerinde okuduğum bilgelik günümün geri kalan dakikalarına nüfuz eder ve günümü aydınlatır. Gününüze iyi başlayın. Bir daha asla ayni olmayacaksınız.