Politik sohbet odaları ile Gelin görün kü en son politika için kurumu terkeden kosgeb başkanı sn. bilmem bilmem ne söylemleriyle bu paranın sadece yüzde bilmem kaçı kosgeblere kullanılmak üzere aktarılmaktadır. Bu oranı yüzde üç yüzde beş olarak varsayabiliriz. Bu yüzde beşin içerisinde aynı zamanda kurumun dörtyüz kişiyi aşan personeli ve binaları arabaları tüm yurt dışı seyahatleri ve harcırahları da vardır. Başbakanlık genelgeleriyle bütçeleri oluşan bu kurumun sanayiye dönük kobilere destek sağlaması gerekmektedir doksan dokuz yılı için bu kuruma ayrılan bütçe ile kurumun yapısal olarak bile kendisini ayakta tutmasına olanak yoktur. Neden birileri çıkıp yahu kardeş benden aldığın bu kadar parayı nereye harcıyor kimlere harcıyor ya da kimlere hortumlatıyorsun diye sormaz. Kurum desteklenemeyen koslar için kurumun neler yapması gerektiği hususunda yapılması gerekenlerle uğraşmaktadır. Bu günlerde bu kurum bir de yapamadıklarının tescili olarak iso dokuz bin belgesi almak için uzmanlarını seferber etmiştir. Bu kurumun içerisinde vazife sorumluluğunun bilincinde olan bir çok insan vardır. Bir çoğunu da bizzat tanımaktayız. Ancak bu güne gelen hükümetlerin yakınlarıyla doldurduğu kurumda bir de yapısal sorunlar vardır. Bilhassa teknoloji geliştirme merkezleri olarak bilinen ve üniversiteler içerisinde ve bünyesinde yer alan tekmer lerin durumunu izah etmekte zorlanmaktayım. Zira bu kurumlar sadece üniversitelerin döner sermayelerine kira ve bir çok kıymetli hocaların haklarını da gasp edilircesine gerçekleştirilen danışmanlık hizmetleri adı altındaki ödemeleri yapabilmektedirler. Yani üniversite için çalışmaktadırlar. Elimize geçen bir raporda bu güne kadar bu kurumdan yararlandırılan şirketlerin görüşleri alındığında varılan netice bu kurumdan dişe dokunur bir desteğin alınamadığı şeklindedir. O zaman ben tüm tanıdık ya da tanıyamadığım insanlara varlık sebebinizi bizlere açıklar mısınız diye soramaz mıyım ? Bir başka kurumumuzdan da bahsetmeden geçemeyeceğim. Tübitak. Türkiye nin en saygın bilim ve teknoloji geliştirme ve izleme kurumudur tübitak. Bu işlevini bünyesinde bulundurduğu ttgv yani Türkiye teknoloji geliştirme vakfı ve tideb yani Teknoloji izleme ve değerlendirme başkanlığı kanalıyla yapmaktadır. Her iki birimde birbirinden müstakil hareket etmekte ve proje bazında ar ge içerikli projeleri değerlendirmektedir. TTGV nin el kitaplarına baktığınızda bu kurumun ar ge içerikli projelere yüzde ellilere varan bir sermaye desteği verdiği yazılmaktadır. İlk sorun da burada başlamaktadır. Zira sermaye desteği fikri ttgvdeki her gelen projeyi konusu ne olursa olsun ilk değerlendirmeye alan sekreteryanın onayıyla mümkündür. Büyük gazetelerde yayınlanan ilanlarla kabulü yapılan projelerin insan sabrını aşan bürokratik engellerden sonra fiiliyata geçirebilmesi genelde güzel bir tüm yılınızı almaktadır. Bu kısım Dünya bankasının desteklediği kısımdır. Tidebe geldiğinizde ise kendi hazinemiz işin içine girmesi sebebiyle imkansızlıkları oynamak durumunda kalırsınız. Zira bu kısım ürettiğiniz beliki de dünyada ilkini gerçekleştirebildiğiniz teknoloji adına devletiniz tarafından sözde yüzde ellilere varan bir destek oranıyla size hibe olarak ödenecek parayı tayin etmekte ve vermektedir. Projelerin değerlendirme safhaları o kadar ağır işlemekte ki sonunda bir milyon dolar bütçeyle hazırladığınız projenin size getirisi en az bir yıl sonra ve projenizin başladığı tarihteki dolar tl kuru üzerinden ödenmekte ve büyük ihtimalle de bu yüzde elli olarak tayin edilen rakam belki yüzde on iki olarak size dönebilmektedir. Peki nerede kaldı mangallarda bırakılmayan küller… Külleri savurdular… Ankarada kim beğenirse beğensin ya da beğenmesin doksan altı senesinden beri bu ülkede en çok teknolojiden ve ar ge mevhumundan bahseden kişi ben ve benim şirketimdir. Der. Bir dahaki yazımda devamını dile getireceğim kalın sağlıcakla…
Siyasi sohbet yapmak aslında bir sitenin userlerinin en doğal hakkıdır bakıyorum bazı sitelere bunu yapmayın onu yapmayın arkadaşlar yerli chat sitesinde herkes özgürce düşüncelerini söylemeli vede kendini ifade etmesini istiyoruz.